geçmişin emaneti
“Evvelden çıplak tene giyilen giysi” Zamana meydan okuyarak yeniden aramızda.
Geçmişi Dönüştürüyoruz
Amacımız Anadolu Halkının kültüründe yeralan kaybolmaya yüz tutmuş, korunarak saklanan “göynek”lerin (gömleklerin) sandıklardan çıkarılarak tanınmasını sağlamak, yeni nesiller için farkındalık yaratmak ve sürdürülebilirliği desteklemektir.
Göynek
Birçok bölgede gömlek olarak da bilinen göyneği, Koçu (1967-125) “Gömlek denilegelir. Doğrusu gönlektir. Gön deri, ten demektir. Gönlek çıplak tene giyilen şey demektir.” Şeklinde tanımlar.
Sade ve Şık
Modelleri sade olan iç gömleği, çıplak tene giyilen evlerde ve el tezgahlarında dokunan, çamaşır bezi adı verilen bir türlü pamuklu dokumadan yapılan iç giysisi olarak tanımlar.
Ürün İçeriği
Dokundukları Zaman Geçmişi Yaşatır.
Geçmişin Özel Hammaddeleri
Anadolu dokumalarında pamuk, keten, yün ve ipek kullanılmıştır.
Sağlıklıdır
Terletmeyen, Alerji yapmayan nefes alan dokumalardır...
El Emeğidir
Dokumalar, kara tezgahlarda Anadolu kadınları tarafında elde dokunmuştur.
Değerlidir
Bulunabilirliği az değerli bir dokumalardır. Değer bilen insanlarımızın sandıklarından bir ya da iki adet miras kalmaktadır.
Bir Hafızaları Vardır
Üstünde zamanın izlerini taşıyabilmektedir. Bunlar kir veya kullanım izi değil saklama koşulları sonucunda oluşan lekelerdir. Yaşanmışlıkları, birer hafızası olan antikalardır.
Bir Duyguları Vardır
Yaşanmışlığını üstünde taşırlar. Atalarımızın duygularını, güçlerini, sadakatlerini ve umutlarını taşır.
Ne yapıyoruz?
Geçmişi keşfediyor, iyileştiriyor ve dönüştürüyoruz.
Geçmişi Keşfet
Atalarımızdan bize kalan ürünleri ve bu ürünleri keşfediyoruz.
Geçmişi İyileştir
Zedelenmiş parçaları iyileştiriyor, ürünleri yeniden kullanılabilir hale getiriyoruz.
Dönüşüm
Ürünleri bugünün moda anlayışına uygun şekilde dönüştürüyor ve yeniden kullanıma sunuyoruz.
SSS
Aklına Takılan Tüm Sorular Burada!
Anadolu’nun her bölgesiyle temas halindeyiz. Bazen köyleri ziyaret edip hoş sohbet eşliğinde evlere giriyoruz.
Dokumaya , dokuyana temas ederek teslim alıyoruz. Bazen de sahip olduğu mirasın değerini bilen ve artık canlanmasını isteyen hak ettiği değeri vermek isteyen insanlarımız dokumaları, kumaşları, yazmaları ve işlemeleri bize ulaştırıyor.
Dokumanın, kumaşın ve işlemelerin esnekliğine, dayanıklılığına var olan yaşanmışlıklarını olduğu gibi kabul ederek tasarlıyoruz.
Sürdürülebilir modayı temsil etmek istiyoruz.
Tasarımların zamansız, sade ve farkedilir olmasını önemsiyoruz. Geçmiş zamandaki güzelliğiyle geleceğin bir parçası...
Dokumacılığın başladığı yalların ürünüdür.
İstiklâl Savaşı sonrasında yeniden ayağa kalkmaya çalışan ekonominin ürünüdür.
İdare zamanlarından gelmektedir.
Koza ipeğinden saf ipek dokumalar,
Doğal keten özünden keten dokumalar,
Saf pamuktan pamuklu dokumalar ve
Saf yünden yünlü dokumalar üretilmiştir.
Ürünlerin büyük bir bölümü kullanılmamış ve ilk günkü formundadır. Fakat bazı durumlarda sandık lekesi vb lekeler bulunabilmektedir. Bu lekeler dokumanın kaybetmeyi göze alamayacağımız hassas bir noktasındaysa yaşanmışlığı korumaya devam etmektedir.
Bir seri üretim söz konusu değildir. Dönüştürülen kumaşlardan elde edilebilen ürünler üretilmektedir. Bu nedenle çoğumlukla benzersiz ürünlerdir.
Beni Türk giysileri ile görseniz şaşırırsınız ama yine de benim gibi siz de bu elbiselerin bana çok yakıştığını söylersiniz. Size de bir resim göstereceğim ama yine de kıyafetlerimi tarif edeceğim. Önce gayet geniş bir şalvarım var. Bu kıyafet ince gül pembesi, kenarı sırmalı kumaştan yapılmış bir şalvar. Terliklikler sırma işlemeli beyaz deriden yapılmış. Şalvarın üstüne sarkan tül gömlek tamamen işlemeli. Gömleğin kolları kolun yarına kadar iniyor ve çok geniş. Yakasını elmas bir düğme ilikliyor. Göğsün renk ve şekli gömlekten tamamen görünüyor.